CHECKLIST MANIFESTO
- Kaan Paksoy
- Apr 22, 2020
- 5 min read
Updated: Apr 24, 2020
Atul GAWANDE

Atul Gawande Amerikalı bir cerrah, büyük bir hastanede çalışıyor ve hastanesine her gün yüzlerce insan geliyor. Farkediyor ki hastaların azımsanamayacak kadar büyük bir kısmı dalgınlık, yanlış prosedürleri uygulama, yapılması gereken küçük bir adımı atlama gibi insan hatalarından kötü bir şekilde etkileniyorlar ve bir kısmı da bunun gibi küçük denebilecek hatalardan dolayı ameliyathane masasından bir daha ayrılamıyor. Bu durumun farkına vardıktan sonra ve üzerinde düşünmeye başladığı zaman aklına kontrol listeleri geliyor, bu listeleri yeteri kadar kullanımı kolay, kısa ve anlaşılabilir yapabilirsek ve temel prosedürleri kapsayacak şekilde düzenlersek personel eğitimiyle bu kazaların büyük bir çoğunluğunun önüne geçebiliriz diye düşünüyor. Kontrol listesini hazırlarken pilotlarla, inşaatlardaki şantiye şefleriyle, fabrika müdürleriyle konuşuyor ve kontrol listlerinin farklı sektörlerde nasıl kullanıldıklarını öğreniyor, Yaptığı araştırmalar dünya sağlık örgütünün desteğiyle gerçeğe dönüşüyor ve Atul Gawande ve ekibinin kontrol listeleri amerikanın tam kapasiteli hastanelerinden tazmanyada ki geçici acil yardım hastanelerine kadar dünyanın her yerine uzanıyor ve bu görece basit kavram dünya çapında binlerce kişinin canını kurtarıyor ve on binlerce yanlış uygulamanın önüne geçiyor.
7/10 Kitap 200 sayfa, 70–80 sayfası cerrahi operasyonlarla ilgili ve yazar cerrah olduğu için bunu garipsemiyorum ama konuya merakı olmayanlar için fazla uzundu canım sıkıldı. Kitapta farklı sektörlerle konuşma kısmı keyifliydi, inşaatlarda büyük gökdelenler nasıl bu kadar kusursuz yapılıyor öğrenmiş oldum. Kitabın aslında asıl güzelliği bittikten sonra üzerinde biraz düşünmeye başladığınız zaman ortaya çıkıyor. Çok ama çok basit birşeyin düzgün bir şekilde yapılıp uygulandığı zaman ölüm kadar gerçek bir şeyin nasıl önüne geçtiğini görüyoruz ana fikir mükemmel bence.
Okurken acaba İstanbuldaki hastanelerde kontrol listeleri uygulanıyor mu diye merak ettim. Sonra ben de kendim için denizcilik sektröründe, limanlarda, gemilerde bunkering, demir atma gibi operasyonlarda kontrol listeleri nasıl uygulanabilir ve sonuç alınabilir diye düşünmeye başladım, ortaya güzel fikirler çıktı, bu kitabın bana kattığı şey de bu oldu.
Bildiklerimizin hacmi ve karmaşıklığı, bu bilgilerden doğru, güvenli ve güvenilir biçimde faydalanmamızı sağlayacak bireysel kapasitemizi aşmış durumda.
Belleğin yanılması ve dikkatin dağılması, tek bir adımı bile atlarsanız hiçbirisini yapmamış gibi olursunuz.
En az diğeri kadar sinsi olan başka bir tehlikeyse, bütün adımları hatırlamasına rağmen insanın bazı adımların atlanmasından bir zarar gelmeyeceğini düşünmesidir. Ne de olsa karmaşık işlemlerde belirli adımlar her zaman o kadar da önemli değildir. ‘Bu dah önce hiç sorun olmamıştı’ der insanlar. Ta ki, günün birinde sorun olana kadar.
Doktorlar hastaların üçte birinden fazlasında en az bir adımı atladılar.
Sonuçlar o kadar çarpıcıydı ki, inanıp inanmamakta tereddüt ettiler: on günlük kateter enfeksiyonları oranı yüzde 11'den sıfıra düşmüştü.
Kişinin ne zaman kendi sağduyusuna kulak vereceği, ne zaman protokolü izleyeceği sorusu, bu mesleği- ya da zor olan herhangi biri işi- iyi yapmanın kilit noktasıdır.
İnşaat sürecinin her aşamasında görülen ilerlemelerin çeşitliliği ve inceliği, bir kişinin bütün bunların tek basşına altından kalkamayacağı düzeye ulaştı.
Özel bir renk kodlaması vardı; kırmızıyla işaretli maddeler, diğer adımlara geçmeden önce atlanmaması gereken kritik basamakları gösteriyordu. Her iş tamamlandığında o iş rapor ediliyordu ve rapor edilen kişi bilgisayardaki iş programı üzerinde ilgili yere bir tik koyuyordu.
Program, on altı kalemin her birini temsil eden bir grup tarafından hazırlanıyordu. Daha sonra kontrol listesinin tamamı taşeronlara ve diğer bağımsız uzmanlara gönderiliyordu ki her şeyin doğru olduğundan, hiçbir şeyin gözden kaçmadığından emin olmak için çifte kontrol yapabilsin.
Kontrol listesinde kimin kiminle, ne zaman, inşaatla ilgili hangi konuda görüşeceği, bir sonraki adımı atmadan önce kimlerin belirli bilgileri paylaşması gerektiğini ayrıntılı olarak belirtiyordu.
Kontrol listesi de bizim için cerrahi tedavide sabun gibi bir çözüm olabilir miydi? Basit, ucuz, etkili ve aktarılabilir.
Tehlikeli sorun, uzmanlaşmış teknisyenlerin daracık alanlarına sıkıca tutunup, sessizce geri çekilmesidir. ister ameliyata girmek üzere olun, ister yolcu dolu bir uçağı pistten havalandırmak üzere ya da 300 metre yüksekliğinde bir gökdelen inşaa ediyor olun, ‘Benim sorunum değil’ lafı, her halde akla gelebilecek en kötü düşüncedir.
İnsanlara işin başında bir şeyler söyleme fırsatı vermek, görünüşe göre katılımcı olma ve sorumluluk alma hissini ve konuşmaya istekliliğini daha etkin kılmaktadır.
İyi ve kötü kontrol listeleri vardır, kötü olanlar muğlak ve belirsizdir. Fazla uzundur, kullanımı zordur, pratik değildir. Bunlar, söz konusu sorunlardan haberi bile olmauyan ması başı elemanları tarafından hazırlanır. Bu listeler kullanıcıyı aptal yerine koyar, her adımı tek tek sayar. Amaç kafa çalıştırmaktır, oysa bu listeler insanı dumura uğratır.
İyi kontrol listeleri nettir. Etkili ve amaca yöneliktir, en zor koşullarda bile rahatlıkla kullanılabilirler. Bu listelerde her şey yazmaz çünkü kontrol listesi kendi başına bir uçağı uçuramaz. Bunun yerine, en kritik ve önemli adımları hatırlatır. ileri düzeyde beceriye sahip uzmanların dahi gözden kaçırabileceği afımları. Hepsinden önemlisi, iyi kontrol listeleri pratiktir.
Pilotlar iki nedenden ötürü dönüp de kontrol listelerine bakarlar. İlki, böyle bir eğitim aldıkları için. Okulun ilk gününden itibaren bellek ve muhakemeye güvenilemeyeceğini, insan hayatının bu gerçeği hatırlamalarına bağlı olduğunu öğrenirler. İkincisi, kontrol listeleri kendini kanıtlamıştır. — kontrol listeleri işe yarar.
‘Can alıcı maddeler’e odaklanarak, listeyi kısa tutmaya çalışırsınız, bunlar, atlanması en tehlikeli olan ama yine de gözden kaçabilecek noktalardır.
Önemli bir başarısızlıkla karşılaştığımızda profesyönel iş hayatında çoğu kez ne olduğunu bir düşünün. Her şeyden önce başarısızlıklarımızın nedenini nadiren araştrırırız. Aynı tip hatalar binlerce insanı etkileyebilir ama çoğu kez, tek kişinin canını yaktığından olsa gerek, bir açıklama getirmek için canımızzı dişimize takmayız.
Buna karşılık bazen başarısızlıkşarın nedenini araştırırız, işi daha iyi yapmanın yollarını öğreniriz. Peki sonra ne olur? Elde edilen bilgiler bir kurs ya da seminerde sunulabilir ya da bir meslek dergisi, ders kitabında kendine yer bulabilir. İdeal koşullarda kılavuzlar yayımlar, standartları duyururuz. Ama haberin yayılacağından emin olamayız ve değişimin uygulamaya yansıması genellikle yıllar alır. Bu gecikmenin nedeni genellikle tembellik ya da isteksizlik değildir. Genellikle, gerekli bilginin basit, kullanışlı ve sistematik biçimde ortaya konamamasıdır.
İçimizdeki en yetkili uzman bile hatalarını ve başarısızlıklarını sorgulayarak, doğru konumlandırılmış birkaç kontrol noktasıyla bu işten kazançlı çıkabilir.
… kontrol listesi ona ne yapması gerektiğini söylemiyordu, Liste bir formül değildi. Ama kontrol listesi, ihtiyaç duyduğunda bu ihtiyacı karşılayacak kritik verilere sahip olduğunu, karar verme konusunda sistematik davrandığını, görüşmesi gereken herkesle görüşmüş olduğunu garantileyerek, attığı her adımda olabildiğince akıllıca davranmasını sağlıyordu.
Kontrol listelerini sevimiyoruz. Özenli çalışma istiyorlar. Pek eğlenceli değiller. ama sorunun salt tembellikten kaynaklandığını snamıyorum. Hayat kjurtarmaktan para kazanmaya her alanda insanların kontrol listelerinden kaçmasının daha derinlerde yatan bir sebebi var. Nedense kontrol listesi kullanmayı utanılacak bir şey olarak görüyoruz. Aramızda gıpta ettiğimiz insanların bahsin büyük olduğu, çok riskli ve karmaşık durumlarla baş edebilme yolları, sımsıkı sarıldığımız inançlara ters düşüyor. Gerçekten büyük olanların gözü pektir, doğaçlama hareket ederler. Onların protokolleri ve kontrol listeleri yoktur. Belki de kahramanlık hakkındaki düşüncelerimizi güncellememiz gerekiyordur.
İnsanların protokole bağlı kalmaya karşı duyduğu korku, esneklikten uzak olma endişesinden gelir. Fakat iyi hazırlanmış bir kontrol listesi, ıvır zıvırı, beyninizi boşu boşuna meşgul eden rutin işleri yolunuzdan çeker ve zor konulara odaklanmanızı sağlar.
Tıpta bileşenlerin harika olması — en iyi ilaçlar, en iyi cihazlar, en iyi uzmanlar — konusunda takıntılıyız; buna karşılık, bileşenlerin birbirleriyle uyumlu olmasına pek de aldırış etmiyoruz.
Aynı durum diğer alanlar için de geçerli, eğitim, hukuk, hükümet programları, finans endüstrisi ya da başka alanlardaki rutin başarısızlıklar üzerinde durmuyoruz. Tekrarlayan hatalarımızın örüntüsünü incelemiyor, bunlar için olası çözümler üretip geliştirmiyoruz.
Comments